Bahadır Kul
Günümüzün öne çıkan mimarlarından Bahadır Kul, 1979 Van doğumlu. 1999 yılında Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden birincilikle mezun olar Bahadır Kul, eğitimi sırasında birçok ulusal yarışmada ödüller kazanmış olup, mezuniyetinden sonra özellikle iç mimari tasarım uygulamalarına yönelik çalışmalar yapmıştır. Sonrasında Erciyes Üniversitesi Mimarlık, Peyzaj ve Kentsel Tasarım programında “Tarihi Kentsel Mekanların Yeniden Kullanımı ve Fonksiyonlaşması” üzerine tezini yazarak yüksek lisansını tamamlayan mimar, 2008 ve 2009 yıllarında Erciyes Üniversitesi Mimarlık stüdyolarında proje yürütücüsü ve jüri üyesi olarak görev almıştır. 2003 yılında Bahadır Kul Mimarlık’ı (BKA) kuran Bahadır Kul’un mimarlık ve kentsel tasarım üzerine olan birçok projesi oldukça ilgi çekmiştir.
Bahadır Kul Mimarlık
Kentsel tasarımdan kamusal mimari ölçeğe kadar birçok mimari ürüne odaklanan Bahadır Kul Mimarlık, İstanbul, Kayseri ve Bağdat ofislerinde yaklaşık 50 kişilik bir ekiple çalışmalarını sürdürüyor. 2003 yılında Bahadır Kul tarafından kurulan ofisinin ses getiren ilk projeleri; Kayseri Şehir Stadyumu, Kayseri Otobüs Terminali, Kadir Has Kültür ve Spor Merkezi, Nevşehir Otobüs Terminali gibi yapılardır. Bunların yanı sıra birçok farklı ölçekte ulaşım, spor, kültürel ve kamusal yapılara imza atmış olan ofis, ulusal ve uluslararası mimari proje üretimlerine devam etmektedir. Genç bir mimarlık ofisi olan Bahadır Kul Mimarlık için disiplinler arası etkileşim ve dinamizm önemli nitelikler olarak öne çıkıyor.
Stad projeleri tasarlamanın güzel ve zorlu yönleri nelerdir?
Bahadır Kul: Stadyum projeleri gerek ölçeği itibariyle gerekse konu itibariyle heyecan verici projelerdir. Stadyum projelerinde dikkat edilmesi gereken birçok kriterin olması da projenin zorlukları içindedir. Tasarlandığı alana göre UEFA, TFF, FIFA kuruluşlarının yayınladığı kurallara bağlı kalınması ve opsiyonel olmayışı işin en zor tarafıdır. Stad projeleri tasarlamanın en güzel yanı ise; farklı kabuklar ve farklı etkide simgesel mega bir yapı yapmanın heyecanıdır, diyebilirim.
Ülkemizde mimarinin gelişimini/ ilerleyişini nasıl gözlemliyorsunuz?
Yavaş da olsa çağdaş mimarların çabası ile başarılı ve değerli tasarımlar görmeye başladık. Bunda yapı sektöründeki yenilikler ve yeni şeyler tasarlamaya ışık tutan çağdaş yapı malzemelerin oluşu da etkili oldu. Yarışma projelerinin sıklığı ve yapı sektöründeki firmaların farklı yapı arayışı ülkemiz mimarisinin gelişimine ışık tutmaktadır.
Türkiye inşaat pazarı yerel ve global bazda önemli atılımlar kaydediyor, inşaat-gayrimenkul sektörüne dair mimar gözüyle değerlendirmeleriniz nelerdir?
Türkiye artık bütün dünyanın gözünün üstünde olduğu bir ülke olmaya başladı. Türkiye ve özellikle İstanbul’un bu çekiciliği gayrimenkul yatırımlarına ilgiyi arttırıyor. Gerek Avrupa gerek Ortadoğu’daki yatırımcılar Türkiye’deki mimarinin gelişimine ışık tutuyor. Farklı projelere olan ihtiyaç bu talep ile artıyor.
Gündemde olan kentsel dönüşüm çalışmalarını bir mimar olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kentsel dönüşüm aslında bir gerekliliktir. Fakat bunun doğru yerde doğru şekilde yapılışı önem arz etmektedir. Bizim kültürümüzde sokak ve komşuluk ilişkisi baskındır. Kentsel dönüşüm projeleri ile bu kültürel ilişkiler zedelenmiştir. Kentsel dönüşüm önemli bir gerekliliktir. Fakat bunun doğru bir şekilde ilerlemesi kentlilik ve insan için önemli bir durumdur.
Mimarinin en önemli sorunları sizce nelerdir?
Mimarinin en önemli sorunu; yönetmelikler, bilinçli olmayan işverenler, rant kaygıları ve bütçesel sorunlardır. Tüm bunlar bir mimarın önünde yeni bir tasarım yaparken aşması gereken sorunlardır.
Ofisinizin ya da şahsınızın mimari tarzını nasıl özetliyorsunuz?
Bizim mimarlık felsefemiz insan odaklı, insanın mutluluğuna değer veren, yaşam konforunu en iyi şekilde yansıtan, geleceğe ve çevreye saygılı olan yapılar tasarlamaktır. Kültürel mirasın başında mimari eserler gelir. Bizde gelecek yüzyıllara, mimarlık mirasımız olacak yapılar tasarlamaya çalışıyoruz.
Sektörün kalifiye eleman durumunu & sorununu, mimarlık eğitimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mimarlık eğitiminde yıllardan gelen bir format var. Bu format ve birikim, günümüzün her an gelişen ve devinen teknolojik gelişimlerinden uzaklaşmaktadır. Buda mimarlık eğitimini alan kişilerin okul sonrasında mevcut yapı teknolojisinden habersiz kalmasına neden olmaktadır. Durum böyleyken mimarlık eğitimini tamamlayan her mimarın yeniden biçimlendirilmesi ve eğitilmesi sürecini doğurmaktadır.
Bahadır Kul Mimarlık 2013 yılını nasıl tamamladı ve hedefleri nelerdir?
Bu projeler ; müzeler , alışveriş merkezi, spor yapıları, stadyumlar ve diğer kamusal yapılardan oluşmaktadır. Bu projelerin çoğu stadyumlar, müzeler, alışveriş merkezi ve diğer kamusal yapılardan oluşmaktadır. Her geçen gün iş yoğunluğumuz giderek artmaktadır. Bizim en büyük hedefimiz tüm deneyimli ekibimizle daha kalıcı, rasyonel ve başarılı projelere imza atmaktır.
Boytorun Mimarlık tarafından Arnavutköy’de tasarlanan Durusu Milltown projesi bölgenin konut, ticaret ve kamusal alan ihtiyaçlarını karşılama hedefiyle hayata geçiriliyor. Kişi başına düşen sosyal ala...
Devamını Gör...
Özer Ürger Mimarlık tarafından tasarlanan Güngören Gösteri Merkezi (GGM) ve Kent Parkı projesi, yapı ile çevresi arasında kurulan güçlü bağlar sayesinde İstanbul’un en yoğun nüfuslu bölgelerinden biri...
Devamını Gör...
Ulusal ve uluslararası ölçekte atlı spor kulüplerine imza atan Equine Design Studio, Şile’de uluslararası yarış standartlarına uygun niteliklerde özel bir binicilik merkezi tasarladı
Devamını Gör...