Topoğlu İnşaat hakkında bilgi alabilir miyiz?
Firmamız, 1983 yılında Davut Topoğlu Adi Şirketi olarak kuruldu. 1985 yılında da limited şirkete dönüştük. Kuruluşumuzdan bu yana aralıksız inşaat sektöründe faaliyet gösterdik. Ağırlıklı olarak; Nişantaşı, Teşvikiye, Maçka bölgesinde inşaatlar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz.
Devam eden projeleriniz nelerdir?
İstanbul’un en gözde semtlerinden biri olan Fulya’da -doktorların yoğun olduğu bölge- Türkiye’de bir ilk olan projemiz Vital Fulya Doktor Muayene Rezidans’ını yapıyoruz. İlk doktor muayene rezidansı olan projemizi, doktorlara ait bakanlığın yönetmelikle duyurduğu ayakta teşhis ve tedavi şartlarına göre geliştirdik. 9 bin metrekarelik olana sahip projemiz toplam 15 kattan oluşuyor; 150 metrekarelik 30 muayene yer alıyor. Plazanın giriş merkezinde de eczane, görüntüleme merkezi, medikal ürünler satan yerlerin olmasını planlıyoruz. Üst katında diğer üniteler olacak; plazanın en üst katında ise restoran ve kafe yer alıyor. Biz aslında bu projeyi İstanbul genelinde zincir haline getirmek istiyoruz. Projemize 150 doktor ön talep olarak müracaat etti. Ayrıca Şişli Merkez Mahallesi’nde 1+1, 2+1, 3+1 olmak üzere 16 dairelik bir konut inşaatı yapıyoruz. 4 bin metrekare kapalı alanlı olan yapı, 2 zemin+6 katlı olmak üzere 8 kattan oluşuyor. Aynı zamanda Zekeriyaköy’de de 26 villadan oluşan bir site inşaatımız devam ediyor.
Bundan sonra Vital projenizi nerede yapmayı düşünüyorsunuz? Bakırköy’de yapmayı planlıyoruz. Villa projenizle ilgili detaylı bilgi alabilir miyiz?
27 bin metrekare arazi aldık. Üzerinde tripleks villa tasarladık. Bu yaklaşık olarak 800 ile 900 metrekare arsa üzerinde bağımsız olarak inşa ediliyor. Ayrıcalıklı bir proje olacak; basketbol sahası, tenis kortu, yüzme havuzu, spa gibi tüm sosyal tesis alanlarına yer veriyoruz. Sitemizdeki villa sahibi dışarıya gitme ihtiyacı neredeyse hissetmeyecek.
İnşaat sektörünün gelişimini nasıl gözlemliyorsunuz?
Son yıllarda zirve yapmış olarak görüyorum. Hızlı büyümeye doğru birkaç sene daha gideceğini düşünüyorum.
Kentsel dönüşümle ilgili fikirlerinizi alabilir miyiz?
Kentsel dönüşüm en başta İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük şehirlerde başlaması gerekiyor. Çok önemli bir uygulama ve bu uygulamaya şehir planlaması gözüyle baktığımızda; o şehirlerin, şehir dokusuna uygun yapılar olmasından başlayarak insan hayatına, modern hayata, deprem tehlikesine karşı yapılmak istenen bir tedbirdir. Özetlersek biz 100 tane gecekondu yada 5 katlı plansız yapılmış yerleri yıkacağız yerine de mimarisiyle, estetiğiyle binalar inşa edeceğiz. İçerisinde camisi, pastanesi, parkı, yeşil alanı olan alanlar yaratacağız. Kentsel dönüşüm gerçek anlamda çok isabetli ama uygulanabilirliği açısından zorluklar var. En büyük sorun vatandaşımızdan kaynaklanıyor. 100 metrekare yeri var; 200 metrekare isterim diyor. Vatandaşın biraz daha bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor.
Türkiye’deki mimari tasarımları nasıl görüyorsunuz?
Tasarım konusu 10 seneye kadar çok önemli değildi. Bir meslek dalı olarak algılanmıyordu. O zamandan bu zamana bakıldığında çok öne çıkan bir meslek dalı oldu ve devam da ediyor. Binaların cephesine ve içine bakıldığında estetiğini 20 sene önceki binalarla kıyaslayamayacak kadar ilerleme var. Yeni deprem yönetmeliğine uygun yapılarda da vatandaşlarımızın hiçbir endişeye kapılmamaları gerektiğini söylemek isterim. Hazır beton çok önemli bir buluş; ondan önceki yıllara bakıldığında çimentonun miktarı suyun çakılın miktarı, işçinin betonu yaparken ki bilgisizliği bir araya geldiğinde beton demek için 50 şahit olurdu. Şimdi öyle değil bilgisayar marifetiyle siz betonun cinsini söylüyorsunuz, firma bire bir onu hazırlayıp size gönderiyor; sizde onu inşaatına uyguluyorsunuz. İnşaat sektöründeki yenilikler imrendirecek hale geldi.
Sektörün sorunları nelerdir?
Bürokratik işlerle ilgili sıkıntılar var. Belediyelerle alakalı, özellikle ruhsat verilmesi projelerin onaylanması aşamaları çok yoruyor. Neredeyse bir noktada keşke yapmasaydım bu işi gibi düşündürmüyor değil ama onun dışında sektörün bir sıkıntısı olduğunu düşünmüyorum.
Boytorun Mimarlık tarafından Arnavutköy’de tasarlanan Durusu Milltown projesi bölgenin konut, ticaret ve kamusal alan ihtiyaçlarını karşılama hedefiyle hayata geçiriliyor. Kişi başına düşen sosyal ala...
Devamını Gör...
Özer Ürger Mimarlık tarafından tasarlanan Güngören Gösteri Merkezi (GGM) ve Kent Parkı projesi, yapı ile çevresi arasında kurulan güçlü bağlar sayesinde İstanbul’un en yoğun nüfuslu bölgelerinden biri...
Devamını Gör...
Ulusal ve uluslararası ölçekte atlı spor kulüplerine imza atan Equine Design Studio, Şile’de uluslararası yarış standartlarına uygun niteliklerde özel bir binicilik merkezi tasarladı
Devamını Gör...