Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Yeşim Kozanlı: “İnşaat sektörü gelişen bir ülke olmamızın gerektirdiği kadar hızla ilerliyor. Özellikle turizm açısından önümüzdeki yıllarda büyük ilerleme kaydedeceğiz. Biz ağırlıklı otel projeleri yaptığımız için bu yatırımları yakından takip ediyoruz. Turizm yatırımları, inşaat sektörünün büyümesine ve gelişmesine en çok katkı yapan sektörlerin başında geliyor. Turizm ilerledikçe gelişim ve değişim daha hızlı yaşanacaktır” açıklamasını yapıyor.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Yeşim Kozanlı: 1994 yılında Bilkent Üniversitesi/ Güzel Sanatlar Fakültesi, İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nü bitirdim. Mezuniyetim sonrası kurduğum şirketimde, Microsoft ve Cisco gibi Amerikan firmalarının ofisleri, Meksika büyükelçiliği konut projesi, birçok mağaza ve restoran gibi iç mimarlık, proje ve uygulama işleri yaparak iş hayatına başladım. Daha sonra 2006 -2014 yılları arasında, AHK İnteriors Contract Furniture firmasında genel müdür olarak görev yaptım. Bu zaman aralığında, otel ağırlıklı olmak üzere, rezidans, ofis binaları, alışveriş merkezi projeleri, iç mimari proje ve anahtar teslimi uygulama işlerinde görev yaptım. Bu projeler, iç mimari proje ve/veya uygulama yapılan işler arasında; Hilton Garden İnn Otel Sütlüce/ İstanbul, Bursa Sheraton Hotel, Adana Sheraton Hotel, Zorlu Center Raffels Otel SPA/İstanbul, Martı Hotels/Myra Tekirova, Mandarin Oriental Otel/Bodrum, Dedeman Hotels/Ankara-İstanbul-Bodrum, Paloma Paşa Beach Resort/Kuşadası, Hadrian Jewelery Shooping Center Antalya, Hadrian Leather in Antalya/Side, Papilion Belvil Otel/Belek gibi isimler yer almaktadır. 2014 Nisan ayında kendi kurmuş olduğum robin’s design ile otel, rezidans ve ofis projelerinde iç mimari proje ve uygulama işleri yapmaya devam etmekteyiz.

robin’s design hakkında bilgi alabilir miyiz? 

İç mimar Yeşim Kozanlı ve Bilal Mert ortaklığında kurulan robin’s design, dinamik, geçmişi günümüze endeksleyebilen, konusunda tecrübeli ve tasarım geliştirme bilgisi yüksek mimari ekibi ile otel, rezidans ve ofis projelerinde, iç mimari proje ve uygulama alanlarında çalışmaya ve ürün tasarımları yapmaya devam ediyor.

İnşası/yapımı veya proje hazırlık çalışmaları devam eden projeleriniz nelerdir?

robin’s design iç mimari proje ve uygulama alanlarında çalışmaya ve ürün tasarımları yapmaya devam etmektedir. Şirketimizin son 6 aylık referansları ve  devam eden projelerini şöyle sıralayabilirim: Pullman & Mercure Hotels SPA iç mimari proje ve uygulama işi Yeşilköy/İstanbul. Martı Myra Otel genel mahaller renovasyon işleri, ürün tasarımı Tekirova/Antalya. robin’s restaurant iç mimari proje-ürün tasarımı ve uygulama işleri Galata / İstanbul. Astaş Alüminyum merkez ofis iç mimari proje-ürün tasarımı-anahtar teslim uygulama işleri Dünya Ticaret Merkezi Yeşilköy/İstanbul. Lykia World  renovasyon-iç mimari proje ve uygulama işleri-Belek/Antalya. Blend ofis iç mimari proje-uygulama işleri Maçka Armani Residance Nişantaşı/İstanbul. İHK Evi, Maçka Armani Rezidans iç mimari proje ve uygulama işleri Nişantaşı/İstanbul.

Tamamladığınız projelere örnek verir misiniz?

Pullman & Mercure Hotels SPA iç mimari projesi tamamlanmış olup, saha çalışmaları devam etmektedir. Martı Myra Otel genel mahaller renovasyon işleri, ürün tasarımı tamamlanmıştır. robins restaurant iç mimari proje, ürün tasarımı ve uygulama işleri tamamlanmıştır. Astaş Alüminyum merkez ofis iç mimari proje ürün tasarımı, anahtar teslim uygulama işleri tamamlanmıştır. Lykia World renovasyon işleri, iç mimari proje ve uygulama işleri, iç mimari proje tamamlanmış ve uygulama başlamıştır. Blend ofis iç mimari proje-uygulama işleri tamamlanmıştır. İHK Evi - Maçka Armani Rezidans iç mimari projesi devam etmektedir.

Kadronuz, ekibiniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Kadromuzda, öncelikle benimle beraber, yine otel projeleri konusunda uzman proje koordinatörümüz Mimar Melek Ertem başta olmak üzere, İçmimar Nurdan Demirtaş, tasarım direktörümüz Mimar Umur Kırtosun, ürün tasarım direktörümüz olmak üzere 10 iç mimar ve mimardan oluşan uzman bir ekiple, İstanbul’un tarihi dokusunun tam ortasında Beyoğlu’nda yine tarihi bir binadayız. 

Ülkemizde iç mimari sizce nasıl algılanıyor, nasıl gelişiyor?

1994 yılında Bilkent İç Mimarlık Bölümü’nden mezun olduğumda, iç mimarinin nereye ve nasıl konumlanması gerektiğini, görüştüğümüz yatırımcılara anlatmak zorunda kaldığımızı düşünürsek, meslek hayatımın 20. yılında  artık iç mimari işverenler tarafından da olması gerektiği yerdedir. Bununla beraber iç mimari projelerlerin mimari projeler ile eş zamanlı planlanması ve inşaat aşamalarında bu prensip ile yola çıkılması için halen çok yolumuz var. Bu bilince ulaştığımızda tüm süreç zaman yönetimi acısından da çok daha verimli olacaktır. 

İstanbul’da mimari olarak nasıl bir yapılaşma gelişimi gözlemliyorsunuz?

Ülkemizde inşaat süreleri maliyet faktörü göz önünde bulundurularak sınırlı sürelerde tamamlanmak istenmektedir. Bu durumda zaman zaman projeler uygulama aşamasında şehir planlama, altyapı ve ulaşım sorunları tamamlanmadan hızla yükselmekte. 

Ülkemizde mimari ve tasarımıngelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sektör her an hızla ve fazlasıyla  gelişiyor. Birçok otel, rezidans, alışveriş merkezi gibi ticari kompleksler benzeri yatırımlar var. Endişe veren durum şu ki az öncede bahsettiğimiz gibi, çok planlanmadan devam eden bazı projeler şehir silüetini istenenden çok uzak bir noktaya taşıyor.

Son dönemlerde gündemde olan kentsel dönüşüm çalışmalarını mimar olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kentsel dönüşüm kentin kültürel dokusuna, siluetine, tarih boyunca oluşmuş olan kimliğine saygılı olmalıdır. Bu bölgelerde yaşayanların yaşam tarzlarına ve beklentilerine saygılı, onların da katılımcı olabileceği tasarım çözümleri içermelidir ancak şu an da yapılan uygulamaların birbirinden kopuk olduğunu, şehrin mevcut dokusu ve içinde yaşayan insanları dikkate almadığını ve şeffaf bir politika izlenmediğini düşünüyorum.

Geçtiğimiz haftalarda yaşanan asansör faciası ile başlayacak olursak sektörün içinde olan bir isim olarak, yeni projelerin ilerleyişini, alınan tedbirleri nasıl yorumluyorsunuz?

Son yıllarda artan bir ivme ile devam eden taşeronlaşmanın kaçınılmaz sonucudur iş kazaları. Bu konuda birçok yasa, bunlara bağlı zorunluluklar getirdi. Bunların takibi sağlanmalı ve evrak üzerinde kalmamalı, yatırımcılar bu konuda daha bilinçlendirmeli. İş güvenliği bir yatırımın olmazsa olmazı olmalı ve yatırımcılar muhakkak bu konuda uzman danışman, iş güvenliği firmalarıyla çalışmalı ve işin en başından sonuna kadar bu firmalarla iş birliği yapmalı. İş güvenliği firmaları da daha eğitimli ve sayıca da daha çok olmalı bu sistem. Ülkemizde çok yeni başladı ancak taşeronlaşma desteklendikçe alınan tedbirler yeterli olamayabilir.

Ülke genelinde inşaat sektörünün gelişimini, ilerleyişini nasıl gözlemliyorsunuz?

İnşaat sektörü gelişen bir ülke olmamızın gerektirdiği kadar hızla ilerliyor. Özellikle turizm açısından büyük ilerleme olacaktır. Önümüzdeki yıllarda da. Biz ağırlıklı otel projeleri yaptığımız için bu yatırımları yakından takip ediyoruz. Turizm yatırımları, inşaat sektörünün büyümesine ve gelişmesine en çok katkı yapan sektörlerin başında geliyor. Turizm ilerledikçe gelişim ve değişim ilerleyecektir.

Sektörün en önemli sorunları sizce nelerdir?

Mimari ve iç mimari projelere olması gereken sürelerden daha kısa sürelerde tamamlanmak zorunda kalması, beraberinde plansız yapılaşmaya ve altyapı sorunlarına neden oluyor. Çevreye duyarlı olmayan yapılaşma, teknik olarak çözüme kavuşmadan başlayan inşaatlar en önemli sorunlarımız arasında.

Sektörün kalifiye eleman durumunu & sorununu, mimarlık eğitimini nasıl  değerlendiriyorsunuz?

Son yıllarda birçok devlet ve özel üniversitelerden mimarlık, iç mimarlık ve mühendislik eğitimi almış genç meslektaşlarımız mezun oluyor. Genç meslektaşlarımızın çizim programlarında kendilerini oldukça geliştirmiş olmaları umut verici olmakla birlikte saha tecrübesi ve malzeme bilgisinde zorlandıklarını gözlemliyorum. İnşaat sektöründe mimarlar, iç mimarlar, mühendisler ile orantılı kalifiye teknik eleman, maalesef bulunmuyor. Teknik lise-yüksek okul ve meslek okulları mezunlarının sayısında sektörde ciddi bir azalma söz konusu. 

2014 yılının firmanız açısından  nasıl tamamlanmasını  bekliyorsunuz?

2014 yılı genel anlamda hedeflediğimiz projelerin tamamlanması açısından oldukça verimli geçti. Bizim prolerimiz genel anlamda hep uzun soluklu olduğundan yıl sonuna doğru 2015 yılı için hedeflerimize ulaşmak için gerekli adımları atmış olacağız.

Son olarak beklentileriniz vehedefleriniz nelerdir?

Sektörel anlamda insanı, doğayı, tarihi göz ardı etmeyen turizm yatırımlarının artmasını ve ülkemize yine bu değerlere sahip çıkan yeni, iyi markaların gelmesini ve sektörün bu markalarla birlikte yukarı çıkmasını bekliyoruz. Şunu söylemek isterim, dünyaya baktığınızda aslında ülkemiz marka kalitesine ve değerlerine ciddi anlamda diğer ülkelere oranla daha fazla önem veriyor. Türk yatırımcılar bu konuda çok ileride ve marka hassasiyetleri oluşmuş durumda. Ülkemizde ne kadar çok kendi alanında marka olmuş turizm yatırımlarına olanak verilirse sektör olarak daha çok gelişiriz ve ilerleriz.