Ray Sigorta Genel Müdürü Levent Şişmanoğlu, maketten konut satışına sigorta ve maden işçilerine yönelik sigortaların sigortacılığa değil asıl topluma katkısının olacağını söyledi. Levent Şişmanoğlu, maketten konut satışına yönelik sigorta konusuna değinerek, “Burada iki önemli husus var. Birincisi, fiziksel olarak inşaatın başlamasından bitişine kadar klasik sigorta teminatlarını da içeren bir inşaat ‘all risk’ poliçesinin zorunlu hale getirilmesidir ki, bu zaten hali hazırda uygulanan bir durumdur” dedi.

KONUT TESLİMİ

Konut teslim edildiğinde ise, mal sahiplerinin konut sigortalarını yaptırmaya devam etmesi gerektiğini belirten Şişmanoğlu, “İkinci önemli nokta ise projenin tamamlanması ya da geç tamamlanmasına yönelik sigortalardır. Bu poliçeler de zaten yurt dışı destekli olarak sektörde yapılmaktadır. Doğal afetler dışındaki gecikmeler ve projenin tamamlanmasına yönelik poliçeleri finansal sigortalar kapsamında değerlendirmek gerekir. Bu sigortalar, satışı yapan firmanın kurumsal yapısı, gücü, itibarı, bilanço değerleri göz önüne alınarak yapılabilir. Bu sigortaların sektöre hacim olarak majör bir katkısının olacağını düşünmüyorum. Toplumsal katkısı tabii ki olacaktır. Özellikle de yaşanan bazı mağduriyetleri giderme konusunda önemli bir etkisi olacaktır” şeklinde konuştu.

MADENLERE SİGORTA

Levent Şişmanoğlu, maden çalışanlarına yönelik ferdi kaza sigortaları hakkında da şu açıklamaları yaptı: “Sigorta şirketleri bu sigortaları yapıyor. Ancak unutulmamalıdır ki, sigorta şirketleri profesyonel işletmelerdir ve ticari kazanç amaçlı kurulmuşlardır. Madenlerde olası risklere karşı tedbirlerin alınmış olması poliçenin düzenlenmesi için çok önemli. Aksi takdirde şirketler bu teminatları vermek istemeyebilirler.”

Levent Şişmanoğlu, trafik sigortasındaki prim artışlarına da değinerek, şu açıklamaları yaptı: “Trafikte uzun yıllardır süregelen negatif sonuçların bu yıl da tekrarladığını görüyoruz. 2014’te trafik branşında daha soğukkanlı fiyat değişiklikleri görüyoruz. Bir anda yüzde 10 artış olursa pazar ve sektör buna tepki gösterebiliyor, küçük kıpırdanmalar ise pazarın haklı olarak daha çok kabul ettiği fiyat artış biçimi oluyor. Çünkü birçok kişinin geliri bir yıldan öbür yıla yüzde 10-20 artmıyor. Dolayısıyla sigorta primlerini öderken insanlar buna tepki gösterebiliyor. Hatta bu fiyat artışları tüketicinin sigorta almamasına da neden olabiliyor.”

2015 zor bir yıl olacak

Levent Şişmanoğlu, 2014 yılında yavaşlayan ekonomik büyüme ve yeni araç satışlarındaki azalışın sektörü etkilediğini belirterek, şunları söyledi: “Buna ek olarak kasko ve zorunlu trafik fiyatlarında yumuşama, ortalama primlerde enflasyon oranının altında artışlara neden oldu. Yılın ilk dokuz aylık verilerine baktığımızda büyüme hızının, 2009 yılının aynı döneminde ulaşılan yüzde 3.72 büyüme hızından sonra son beş yıldaki en düşük büyüme hızı olduğunu görüyoruz. Yılın sonunun da benzer şekilde kapatacağını düşünüyorum. Büyüme bazında baktığımızda sektör enflasyon oranını ancak karşılayabiliyor. Enflasyon oranı önemli çünkü maliyetler yani genel giderler bu oran kadar artıyor. Sigorta sektörü için önemli olan, enflasyonun üzerinde reel büyümeyi gerçekleştirebilmemizdir. Yüzde 4 ve üzerindeki reel büyümelerle, sigorta sektörü gibi diğer finansal sektörlerin büyümesi ve toplam refahın artmasını sağlayabiliyoruz. Sigortacılık yüzde 4 ve üzerinde yıllık reel büyümeye ihtiyaç duyuyor. 2015 yılı için 2014’e paralel bir büyüme beklerken ekonomik gelişmeler ve rekabet nedeni ile biraz daha zor bir yıl geçireceğimizi söyleyebilirim. 

KAYNAK: Hürriyet