Yeni dönem konut pazarlama trendlerinin başında, müşteri kazanmaya çalışmaktan çok, var olan müşteriyi sadık bir marka elçisi haline getirmek geliyor. Artı Deneyim pazarlama yöneticisi Ufuk Kayador, gayrimenkul sektöründe tek seferlik müşterilere ulaşmaya çalışmak yerine var olan müşterileri sadık birer marka elçisine dönüştürmeyi öneriyor. Bunu sağlamanın en önemli yolu ise müşteriyle kurulacak doğru iletişim. Konut satın almanın hızlı tüketim ürünlerini satın almak gibi kolay verilen bir karar olmadığının altını çizen Kayador, “Tüketicinin gayrimenkul almaya karar vermesi çok daha uzun ve karmaşık bir süreç. İnsanların güvenebileceği bir markayı inşa etmek uzun bir maraton ve inşaat firmalarının da bunun farkında olması ve sabırlı olması gerekiyor” dedi. 

Kayador sözlerine şöyle devam etti: “Yoğun rekabet koşullarının yaşandığı sektörümüzde yaptım-sattım yaklaşımı hâkim. Bu sebeple ‘Müşteriyi Kesinlikle Kaybetmeme’ felsefesinin uygulanmasında önemli sıkıntıların yaşandığını söyleyebiliriz. Oysa, günümüzde gayrimenkul firmalarının varlıklarını sürdürebilmeleri için en önemli kriter, projesinden konut alan müşteriyi her aşamada memnun edebilme, hatta bunu daha da ileriye götürerek onların bir nevi ‘Marka Elçisi’ olmalarını sağlamaya çalışmalarıdır. ‘Marka Elçisi’ olan müşteriler, markanın daha geniş kitlelere yayılmasını sağlayacaklardır.

Bu noktada pazarlama bütçelerinin iç iletişim, satış süreci ve saha ekiplerinin kalitesine yöneleceğini öngörmenin yanlış olmayacağını belirten Artı Deneyim yönetici ortağı Sevgi Uyanık ise, kolay gibi görünen bu sürecin aslında çok büyük çaba, emek ve bilimsel çalışmalarla gerçekleşebilecek bir süreç olduğunu, bu yeni pazarlama konseptinin sistematik ve kurumsal bir şekilde yönetilmesi gerektiğini; böylelikle çok yoğun rekabet ortamının yaşandığı gayrimenkul sektöründe, müşteri memnuniyetine maksimum düzeyde önem verildiği ölçüde firmaların algıda farklılık oluşturabileceklerini belirtti.