‘Rekabet Gücünü İnovasyonla Artırmak; İnovalig ve İnoSuit’ oturumunun ardından ‘Geleceğin Kentleri’ başlıklı oturum gerçekleştirildi. Forum İstanbul 2018’in ikinci gününün ‘Rekabet Gücünü İnovasyonla Artırmak; İnovalig ve İnoSuit’ ‘başlıklı oturumu, TİM Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Burhanoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşti. Oturumda, TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Dr. İsmail Arı, İnoSuit Proje Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Umut Ekmekçi, SBS Bilimsel Bio Çözümler, Genel Müdürü Aslı Elif Tanuğur-Samancı, Arzum, Pazarlama ve Ürün Geliştirme Direktörü Mehtap Yıldız konuşmacı olarak yer aldı.

Gerçekleştirdiği yatırım faaliyetler ile sunulan projelere destek olmayı amaçladıklarının belirten TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Dr. İsmail Arı, “2017 yılında 1,7 milyar hibe dağıttık. Ülke geneline yayılan 800 Ar- Ge merkezi ve 300 tasarım ofisi ile devletimiz tüm kamu kurum ve kuruluşları ile bu alana 32 milyar TL’lik yatırım gerçekleştirdi. Hali hazırda küçük bir parçası olduğumuz ekosistemdeki payımızı da artırmaya devam edeceğiz,” dedi. Proje değerlendirme aşamasında sunulan teknolojinin yenilikçi yönüne önem verdiklerinin altını çizen Dr. Arı, tüm projelerin ulusal kazanıma dönüşmesine katkı sunmaya çalıştıklarını vurguladı.

İnoSuit Proje Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Umut Ekmekçi Türkiye’den dünya markaları çıkabileceğini, bu amaçla her türlü destek verdiklerinin altını çizdi: “Ülkemizdeki şirketlerin niyeti varsa o niyeti bir de metot ile tamamlayabilirsek dünya markaları çıkarabiliriz. Buna inanıyoruz. İnovasyon Etkinlik Endeksi’nde Türkiye dördüncü sırada yer alıyor. Küresel Rekabetçilik Raporu’ndaki konumumuz önceki yıllara göre bir yükselme mevcut, ancak daha iyi olabiliriz. 2023 Vizyonu çerçevesindeki konularda hedefe ulaşmak için global inovasyon liglerinde mutlaka ilk ona girmeliyiz.”

SBS Bilimsel Bio Çözümler Genel Müdür Aslı Elif Tanuğur Samancı ilk yerli propolis üreticisi olarak hedeflerinin Anadolu propolisini bir dünya markası yapmak olduğunu altını çizdi: “Oğlumun rahatsızlığı sebebiyle tanıştığım propolisi bugün üretmekle kalmıyor, üreticilerimiz ve 100 binin üzerinde sözleşmeli kovanımız ile Anadolu propolisinin bir dünya markası yapmak için var gücümüzle çalısıyoruz. Ar-Ge süreçlerini takiben propolisi insanların tüketebileceği hale getirerek, üreticilerimiz de bir gelir kapısı elde etti.”

Arzum, Pazarlama ve Ürün Geliştirme Direktörü Mehtap Yıldız, “300’e yakın markanın rekabet ettiği, hızlı olmanız gereken, moda ve renklerin ön plana çıktığı, farklı fonksiyonlardan da etkilenen bir pazar içerisinde var oluyoruz. Arzum markası olarak Fikir Atölyesi adı altında yarattığımız platform ile bizimle farklı bilgi, görüş ve buluşların paylaşılmasına da açığız. Örnek vermem gerekirse, Okka ürünümüz bir dış buluşçunun fikriydi. Yani, çoğulcu yaklaşımın bizi daha sık inovatif ürünler geliştirmeye ittiğini görebiliyoruz,” dedi. ‘Geleceğin Kentleri’ başlıklı oturumda; Hızlı nüfus artışı nedeniyle daha fazla insanı barındırabilmek için gelişen kentler, yeni yaşam alanları, sürdürülebilirlik şartlarına uygun olarak planlanması gereken şehirler, yeni teknolojiler gibi konular ele alındı.

Bloomberg HT Haber Koordinatörü Ali Çağatay’ın moderatörlüğünde ve Çekül Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen’in açılış konuşmasını yaptığı oturumda ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal, INDER Başkanı Nazmi Durbakayım, See NexusInstitute (The Sustainable City), Direktör Karim El Jisr, KONUTDER Başkanı Altan Elmas,GYODER Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin konuşmacı olarak katıldı.

Sürdürülebilir ve yaşanabilir kentleşmenin önemini vurgulayan ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal, “ULI olarak misyonumuz gayrimenkul ve kentsel gelişmelere liderlik yapmak. Sürdürülebilir, yaşanabilir yerler için katkıda bulunmak temel amacımız. Bunu yaparken de etik değerlerimize saygı duyuyoruz. Toprağa saygı ile başlayan bu süreç, mesleğe, tüketiciye, geleceğe ve tarihi ve kültürel değerlere saygı duyarak ilerlemeyi kapsıyor. Bildiğiniz üzere günümüzde artık insanları fiziksel mekanlarda tutmak eskisine nazaran daha güç. Metrekare üzerinden hizmet sunmak yerine artık insanlara göre tasarımlar yapılması gerekiyor” dedi.

INDER Başkanı Nazmi Durbakayım, “Hatırlayacağınız üzere eçen yılı ‘Kentsel Dönüşüm Yılı’ ilan etmiştik, bu yılı ise ‘Pilot Şehirler Yılı’ olarak ilan ettik. Neden?Baktığımızda harcamalarımızı sırasıyla gıda ve konuta harcıyoruz. Fakat son zamanlarda büyük bir canavar var ki o da aradan sıyrılarak öne çıkıyor o da transfer/ulaşım masrafları. Bu alanda çok ciddi rakamlar harcıyoruz. Enerjiyi doğru kullanmaktan bahsediyoruz ama öncesinde insan enerjisini doğru kullanmamız gerekiyor.” dedi.

See Nexus Institute (The Sustainable City) Direktör Karim El Jisr, “Bir önceki konuşmalardan İstanbul hakkında birçok şey öğrendim. Ben sizlere Dubai’den bahsetmek istiyorum ve mesafemiz İstanbul’dan 4 saat uzaklıkta. Kentlerin gelişiminden bahsetmeden önce teknolojik çalışmalarla ilgili konuşmak isterim. Bakıldığı zaman emlak endüstrisi küresel emisyonlar bazında yüzde 12’lik bir dilim oluşturuyor. Dolayısıyla geleceği ve bina inşasını düşünürken karbon ayak izinden bahsetmemiz gerekiyor. Özellikle Dubai’de bir şehir içerisinde yer alan binaların kendi enerjilerini kendilerinin üretmesini hedefliyoruz. Türkiye’de rüzgar ve hidro enerji ön plana çıkan kullanım alanları fakat Dubai’de teknolojik çalışmalar ile güneş enerjisinden yararlanmayı hedefliyoruz, dedi.

Şehirleşme ve şehirlerin geleceğine dokunmak gerektiğini belirten KONUTDER Başkanı Altan Elmas, “Kentleşme içerisinde farklı dinamikleri olan çok geniş ve derin bir konu. Şehir ve şehirlerin geleceğini tayin etmek, bugünden ona dair fikirler söylemek zor. Şehirlerin gelecekleri de insana bağlı.Kentleşme konusunun felsefi, sosyoloji ve içerisinde farklı dinamiklerin yer aldığı birçok etkeni var. Bir taraftan da dünya dijitalleşme yönünde tüm hızıyla ilerliyor. Dünyada bakıldığında şehirlerde şu an da 4 milyar kişinin yaşadığını söyleyebilir. 2030 yılında bunun 5.5milyar insana çıkacağı düşünülüyor. Kırsal alana doğru bir nüfuslardan bir akım var. Dolayısıyla insanların ihtiyaçlarına yönelik doğru bir felsefe ve planlama ile ilerlenmesi gerekiyor” dedi.

GYODER Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, “Artık şehir planlamamızı doğru yapmamız lazım. Biz planlamayı doğru yapamadığımızdan dolayı 1950 yıllarından bu yana büyük sorun yaşıyoruz. Bahsettiğimizi konut sayısı ise 7.5 milyon adet. Şehirleri geleceğe taşımak için kamu ve özel tarafta sorumluyuz ve bunu inanarak yapmalıyız” dedi.