Covid-19 Pandemi dönemin de İnşaat sektörü nasıl problemler ile karşılaştı ve çözüm önerileriniz nelerdir?

Küresel anlamda yaşanmakta olan Covid-19 salgını özellikle Mart, Nisan, Mayıs aylarında grubumuzun üretim tesislerinin bulunduğu ülkelerde yoğun olarak etkisini göstermiştir. Bu anlamda ilk belirtilerin görüldüğü Mart ayı başı itibariyle grubumuz üst seviyede alarma geçerek, bulunduğu ülkedeki sağlık otoritelerinin tavsiyeleriyle gerekli tüm önlemleri, çok hassas uygulama esasları dahilinde almış olup, bu süreçte şirket çalışmalarımıza desteğini yoğun bir şekilde hissettirmiştir.

Chryso olarak dijitalleşme çalışmalarını son birkaç senedir yoğun olarak sürdürmekteydik. Bu dönemde bu çalışmaların esaslarını test etme olanağı bulduk ve çok başarılı bir süreç geçirdik diyebiliriz. Dijitalleşmeyi bir bütün olarak ele almak lazım. Burada üretici firma olarak, iş ortağı olarak müşterilerimiz, paydaşlar olarak tedarikçilerimiz, lojistik firmaları ve başka birçok yapının ortak hareketine fayda sağlayacak bir bütün oluşturmanız gerekiyor. Bu süreç yeni gelişmelere göre devamlı adapte edilen, dinamik bir yapıda olup, sistemin işlemesi için önemli. Bu kapsamda özellikle idari kadronun sorunsuz olarak şirket işleyişini dışarıdan çalışarak, eksiksiz yerine getirmesi, bizim için önceki yaptığımız yatırım ve çalışmaların ne kadar önemli olduğunu kanıtladı.

Pandemi sürecinin en yoğun olduğu dönemde bile iş ortaklarımız ile irtibatta olmaya, onlarla birlikte bu süreci en iyi şekilde nasıl yönetip, aşacağımıza dair ortak planlar yapmak suretiyle devam ettik. Bu süreçte devlet otoritelerinin tavsiyelerini ve yönlendirmeleri doğrultusunda üretimimiz ve sevkiyatımız azalsa da kesintisiz devam etti.

Pandemi sonrasında inşaat sektörü güçlenecek mi? Yoksa toparlanma süreci sancılı mı olacak?

Yasal tedbirler özellikle projelerde işlerin yavaşlaması sonucunu doğurdu ancak bazı süreli kamu projelerinde özel izinler alınarak imalata devam edildi. Bu süreç ister istemez talebin düşmesi sonucunu doğurdu. Mart ayında gümrük kapıları tam kapasite çalışırken, ileride yaşanabilecek sıkıntıları öngördük, yurt dışı iş ortaklarımıza kesintisiz ürün tedariği yaptık. Ancak, Nisan ve Mayıs aylarında gerek gümrük kapılarındaki yavaşlama, gerekse lojistik zorluklardan kaynaklı ihracat yapma olanağımız ciddi olarak kısıtlandı. Beklentimiz Haziran ayı içerisinde yeni normalleşme adımları ile ihracat ayağımızın tekrar hızlanmasıdır.

Haziran ayı itibariyle son üç aya göre bir iyileşme bekliyoruz. Senenin bundan sonraki süreci içinse, dinamik yapının devam edeceğini, bundan sonra da süreci etkileyecek birçok unsurun olduğu görüşündeyiz. Bu sebeple piyasa dinamiklerini Haziran itibari ile birkaç ay takip edip, planları ona göre oluşturmak doğru olur diye düşünmekteyim. Bu süreçte hızlı iyileşme için kamu ve özel sektörün ortak hedef doğrultusunda eş güdümlü olarak hareket etmesi önemli. Kısıtlı kaynakların doğru noktalara yönlendirilmesi sektörün ve pazarın toparlanma sürecine katkı sağlayacaktır.