Firmanız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Aday Grup olarak sektörde yaklaşık 15 yıldan daha fazla bir geçmişimiz var. Yıllardır çelik sektöründe, özellikle hafif çelik sektöründe yaşanan gelişmeleri yakından takip etmekteydik. Gelişmiş ülkelere yapmış olduğumuz ziyaretlerde, özellikle ABD, Kanada ve Avustralya’da bu sistemin ciddi anlamda bir kullanımı olduğunu ve büyük bir pazar payı olduğunu gördük. Sistemin Türkiye’ye entegrasyonunu sağlamak bakımından birçok teknik çalışmalarımız oldu. Aday Grup için hedef, yurt içi pazarında yerini sağlamlaştırmak, yapının yaygınlaşması için gerekli çalışmaları hız kesmeden sürdürmek; yurt dışı pazarında ise bir Türk firması olarak marka değerini ve dolayısı ile pazar payını arttırmaktır.

Hafif çelik yapı ve prefabrik yapıların avantajları nelerdir? Genellikle hangi proje kategorileri için kullanımı tercih ediliyor?

Hafif çelik yapının, diğer yapı türleri ile karşılaştırıldığında, en önemli avantajı homojen, izotropik, dayanıklı ve insan inisiyatifi en aza indirgenmiş yapı sistemi olmasıdır. Çelik yapı istenildiğinde kolayca takviye edilebilir; demontajı ve istenildiğinde başka bir alana tekrar montajı mümkündür. İç mekânda da %7-10 oranında alan kazanımı sağlar. Diğer yapı sistemlerine göre daha hafiftir ve bu özelliği deprem anında yapının maruz kalacağı etkiyi azaltarak depreme karşı güvenilir bir yaşam sağlar. Çeliğin yüksek taşıma kapasitesi sayesinde çelik yapı elemanları, daha küçük kesit ve ölçülerde, daha hafif ve mükemmel kalitelerde üretilmektedir. Finansal açıdan hafif çelik sistemlerde fabrika üretimi ön planda olduğu için daha az işgücü kullanımı, inşaat yapım süresinin az olması ve temel beton, taşıyıcı sistem, bölme duvarlar, sıvalar, cephe mantolaması, çatı yapımı betonarme yapı sistemlerine göre yaklaşık %25 daha ucuz olması finansal yönden hafif çelik sistemlerin öne çıkmasını sağlamaktadır. Hafif Çelik Yapılar, % 95 geri dönüşümlü, diğer yapı çeşitlerine göre ciddi anlamda enerji, kaynak ve insan gücü tasarrufu yapan ekolojik dengeye uyumlu bir yapı sistemidir. Ekonomik, endüstriyel, ticari yapılar ve kamu binaları için tercih edilmektedir.

Yurtdışında prefabrik konuta oldukça yoğun bir ilgi bulunmakta. Türkiye bu konuda hangi noktada? Prefabrik bir konutta yaşamak için ne gibi izinler almamız gerekiyor?

Deprem afetlerinden sonra hafif çelik ve prefabrik yapıların üretim ve kullanımı Türkiye'de de artmıştır. Bu yapıların depreme dayanıklı ve ekonomik olmasından dolayı da her ihtiyaca uygun olarak üretilebilmektedir. Aday Grup olarak Türkiye’nin dört bir tarafından, her iklim bölgesinden, çeşitli adetlerde ve metrajlarda projelerimiz devam ediyor. Prefabrik konutlar için de yapım aşamasından öncesinde bazı belgeler gereklidir; arsanın konut yapımına uygunluğuna dair belediyelerden izinler, ruhsatlar, altyapı çözümleri gibi.

Devam eden veya planladığınız projeleriniz var mı? Yurtdışı ihracatınız var mı?

Aday Grup için hedef, yurt içi pazarında yapının yaygınlaşması için gerekli çalışmaları hız kesmeden sürdürmek; yurt dışı pazarında ise bir Türk firması olarak marka değerini ve dolayısı ile pazar payını artırmak. Yakın zamanda Kuzey Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkeleri ile yoğun görüşmelerimiz sürmektedir. Yurtdışında bir çok proje gerçekleştirdik ve yeni projelerimiz devam etmekte, Finlandiya, Çek Cumhuriyeti ve Berlin'de de ofislerimiz bulunmaktadır. Yurt içi projelerimizin yanı sıra, bu bölgelerde satış ve uygulama ağı oluşturmak suretiyle toplu konut projelerine imza atmaktayız.

Pandemi öncesi ve sonrasındaki farkları ve inşaat sektörünün geleceği hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Yeşilköy Pandemi Hastanesi Projesinde (Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi) çalışmalarımızı yoğun ve özverili bir çalışma ile tamamladık. Bu projede yer almış olmaktan gurur duyuyoruz. DMT Prefabricated Buildings ile birlikte 20 gün gibi kısa bir süre içerisinde 12.000 m2 hafif çelik yapıyı hem tasarladık, hem ürettik, hem de saha montajını tamamladık.

Pandemi dönemi ve sonrasında, insanlar evde yoğun bir şekilde vakit geçirdikleri için bazı alışkanlıklar ve öncelikler de değişti, daha konforlu konut ihtiyacı gündeme geldi, özellikle bahçeli konut talebi arttı.