2013 yılında halka açılarak Borsa İstanbul’da işlem görmeye başlayan Halk GYO, 10 yıl içinde özkaynak büyüklüğünü yaklaşık 5,5 katına çıkararak 2,6 milyar TL’nin üzerine taşıdı. Dengeli ve kontrollü büyüme modeli ile sektörde öne çıkan şirketin 2020 yılı ikinci çeyreği sonunda aktif büyüklüğü 3 milyar TL’yi aştı. Ülkemizde gayrimenkul sektörünün öncü kuruluşları arasında yer alan Halk GYO geliştirdiği projeler ve çeşitlendirdiği yatırım portföyüyle, kuruluşundan bu yana sektörünün güçlü markaları arasında yer aldı.
Halk GYO markasını güven ve kalite kavramlarıyla özdeşleştirdiklerini vurgulan Halk GYO Genel Müdürü Bülent KARAN, ülkemize değer katan tüm yatırım kararlarında Halkbank’ın kurumsal gücünü yanlarında hissettiklerini belirterek şunları ifade etti:
“Halkbank bağlı ortaklıklarının her biri, bugüne kadar kendi sektörlerinin öncü markaları oldular. Ana sermayedarımızın verdiği güçle, ülkemize değer katan birçok projeye imza attılar. Halk GYO olarak biz de bu kurumsal kültür ve geleneğin güçlü bir parçasıyız. Halkımıza ve ülkemize hizmet misyonuyla, Türkiye’nin dört bir yanında geliştirdiğimiz çeşitli projelerle bugüne kadar sektöre örnek eserler kazandırmanın gururunu yaşadık. Ticari mülkten konuta, ofisten otele kadar çeşitli ve modern yapılardan oluşan geniş bir portföy oluşturduk. Hayata geçirdiğimiz yatırımların tamamı faaliyet bölgelerine değer katan örnek projeler oldu. Tek bir bölge ile sınırlı kalmadan Erzurum’dan İzmir’e kadar yurdun farklı bölgelerinde yenilikçi projeler tasarladık. Ofis ve otel projelerimiz de, bu binaları kullanan müşterilerimiz için, güvenilir bir konfor alanı oldu. Dengeli portföyümüz ve kontrollü bilançomuz sayesinde hem müşterilerimiz hem de yatırımcılarımız kazandı.”
İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesinin en büyük paydaşlarından biri olan Halk GYO, proje dâhilinde 46 ve 34 katlı Halk Ofis Kuleleri’ni inşa ediyor. Teknik Yapı ortaklığı ve Emlak Konut güvencesiyle İzmir Alsancak’ta inşası devam eden Evora İzmir projesinde ise çalışmalar aynı hızla sürüyor.
Halk GYO’nun inşaatı devam eden projeleri tamamlandığı zaman İstanbul ve İzmir'de kent yaşamının önemli birer parçası haline geleceklerini belirten KARAN şunları söyledi:
“İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesi, Türkiye'nin mali gücünün ve küresel ekonomideki stratejik pozisyonunun bir ifadesi olacak. Bu projenin bir parçası olarak inşa ettiğimiz Halk Ofis Kuleleri portföyümüzündeki en nadide eserlerden biri olarak yerini alacak. Evora İzmir ise konut, ticaret, park, kültür ve turizm fonksiyonlarını bir arada barındıran karma bir proje olarak İzmir'in yeni yüzü olacak.”
KARAN, pandemi etkisi altında geçen 2020 yılında gayrimenkul şirketlerinin önceliğinin, mevcut stoklarını azaltarak yeni projelere kaynak oluşturmak olduğuna işaret ederek, yeni dönem trendleri hakkında öngörülerini paylaştı:
“Kamu bankaları öncülüğünde, tarihin en düşük faiz oranlarıyla hayata geçen konut kredisi kampanyaları ile çok hareketli bir yaz geçirdik. Ertelenen taleplerin hızlı karşılık bulduğu bu süreçte, gayrimenkule yatırımın cazibesini koruduğunu bir kez daha gördük. Gayrimenkul sektöründeki yeni trendleri detaylı analiz ediyoruz. Sektörde 10 yılı tamamlayan bir şirket olarak da tüketici trendlerine uygun projeler geliştirmeyi bundan sonra da istiyoruz. Yeni kent yaşamının bir trendi; alışveriş merkezi, ofis ve konut fonksiyonlarını bir araya getiren karma projeler olacak. Bu modelin en güzel sonuçlarından biri olarak Evora İzmir kendisinden sonraki pek çok projeye iyi örnek teşkil edecek.”
Enflasyon muhasebesine uyarlanmış ilk 9 aylık finansal sonuçlarına göre 18,5 milyar TL’lik ciro elde eden Çimsa, net kârını ise geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 74% artışla 3,3 milyar TL’ye taşıdı.
Devamını Gör...