Her yıl 11-18 Ocak tarihleri Enerji Verimliliği Haftası olarak kutlanıyor. Sürdürülebilir bir dünya için son yıllarda enerji verimliliği konusunda bireysel farkındalığın arttığına işaret eden Avrupa’nın mantolama devi Baumit,   hayatımızı geçirdiğimiz konut ve iş yerlerimizde doğru ısı yalıtımı ile enerji tüketiminin yüzde 50 oranında azaltılabileceğine dikkat çekiyor. Binalarda yapılacak ısı yalıtımı ile iklim değişikliği ve küresel ısınmaya karşı mücadele edilirken tasarruf da ediliyor

Avrupa’nın mantolama devi Baumit, Enerji Verimliliği Haftası’nda, 2019 yılının verilerine göre Türkiye’de enerjinin yüzde 33’ünün binalarda kullanıldığına, yalıtımsız binalardaki harcanan enerjinin yüzde 80’inin ise ısıtma-soğutmaya harcandığına dikkat çekiyor. Konut alırken iç mekan detaylarına daha fazla önem verildiğini oysaki binaların ısı yalıtımlı dış cephelerinin tasarruf, enerji verimliliği ve çevre açısından çok daha önemli olduğunu söyleyen Baumit Satış ve Pazarlama Direktörü Erdil Dinçer, ısı yalıtımının dünyamıza, çevremize ve gelecek nesillere olan sorumluluğumuzdan dolayı artık mutlak bir zorunluluk olduğunu vurguluyor.

İMSAD’ın (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) verilerine göre, ülke olarak 2019’da ithal ettiğimiz enerji miktarı 41 milyar dolar iken toplam kullandığımız enerji 58 milyar dolar seviyesinde. Yaklaşık yüzde 70’ini ithal ettiğimiz bu enerjinin en büyük kısmı ise yüzde 35 oranıyla konut ve hizmetler bölümünde kullanılıyor. Yani enerji en fazla konut ve hizmetler alanında tüketiliyor, bunun karşılığında da yaklaşık 20 milyar dolar bedel ödeniyor. 

Ülke ekonomisi için 10 milyon TL tasarruf imkanı

Akıllı binalar ile yapılarda kullanılan enerjinin yüzde 50’ye yakınının tasarruf edilebileceğini söyleyen Erdil Dinçer, “Isı yalıtımı; ısıtma-soğutma giderlerinde yüzde 50’ye varan tasarruf sağlamakla birlikte ithal edilen enerji miktarını azaltarak ülke ekonomisi için de her yıl 10 milyar TL’ye yakın tasarruf imkanı sağlar. Birleşmiş Milletler’in açıkladığı verilere göre, dünyamızın en büyük sorunu olan küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ana sebeplerinden olan sera gazı emisyonları ısı yalıtımı ile azaltılabilir. Aynı zamanda ısı yalıtımı dengeli bir iç mekan iklimi ile konfor sağlar, yaşanan mekanları “sağlıklı yaşam alanı” haline getirir. Ayrıca yapı taşıyıcı sistemini zırh gibi sararak bir kalkan görevi görür ve yapının ömrünü uzatır.” dedi. 

Binaların sadece yüzde 20’si yalıtım ile ilgili mevzuatlar kapsamında!

İzoder’in verilerine dayanarak,  ülkemizdeki mevcut bina stoğunun sadece yüzde 20’sinin yalıtımla ilgili mevzuatların kapsamında olduğunu belirten Erdil Dinçer, şöyle devam etti: “Enerji verimliliği denince ısı yalıtımı ilk akla gelen konu olmalıdır. Pandemi ile birlikte sağlıklı ve konforlu yaşam alanları konusunda farkındalığımız epey arttı. Baumit olarak, insanların sağlıklı, enerji açısından verimli ve güzel yapılarda yaşamasını istiyoruz. Bu yaklaşımla, herkesi yalıtımın sağlıklı bir dünya ve kişisel tasarruf için ne kadar önemli olduğu konusunda daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.”