Kuruluşundan bu yana çelik boru sektörünü geliştirmek, ulusal sanayinin ihtiyaç duyduğu kalitede ürünlere ulaşmasını ve uluslararası rekabette güçlenmesini sağlamak adına çalışmalar yürüttüklerini belirten ÇEBİD Genel Sekreteri Mehmet Zeren, sektör potansiyelinin 8 milyon ton olduğunu şu anda ise 4.5 milyon tonun üzerinde bir üretimin gerçekleştiğini söyledi. Değer olarak 5 milyar dolara tekabül eden üretim gerçekleştiren sektörün, ülke istihdamına büyük katkı sağladığını, doğrudan ve dolaylı olarak 50 bin kişiye istihdam yarattığını söyledi. 2021 yılı için sektör değerlendirmesinde bulunan Zeren, sektörün ihtiyaçları doğrultusunda atılacak adımlarla çelik boruda Türkiye’nin potansiyeline ulaşacağına emin olduklarını belirtti.

Hedef: Her Sene Yeni İhracat Rekorları Kırmak

Tüm dünyayı etkileyen, tedarik zincirinde önemli sorunlar yaratarak ticarete direkt etki eden pandemiye rağmen 2020 yılında sektörün ihracatını önemli ölçüde artırdığını belirten Zeren, “Pandeminin yoğun olarak yaşandığı 2020 yılında sektörümüz 1.9 milyon ton bir diğer deyişle 1.3 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdi. Ülke ekonomisine büyük değer katan sektör oyuncularımızın özverili çalışmaları sayesinde bu senenin ilk 11 ayında ise ihracat hacmimizi yüzde 58 artırarak 1.79 milyar dolar seviyesine çıkarmış durumdayız. İnşaat ve yapısal çelik sektörü, otomotiv sektörü, mobilya sektörü gibi hayatın akışını sağlayan kritik alanlarda hizmet sağlayan ve ülkemizin doğalgaz ve su iletim yatırımlarında önemli katkısı olan sektörümüzün küresel ölçekteki yerine baktığımızda ise üretimde Avrupa’da 1., dünyada ise 4. sırada olduğunu görüyoruz. ÇEBİD olarak tüm üyelerimizle tek amacımız lider konumumuzu korumak ve ilerletmek, ülkemize kattığımız değeri daha da büyütmek, her sene yeni ihracat rekorları kırabilmek” dedi.

Zeren, sektörün ihtiyaçları üzerine yaptığı değerlendirmede ürün yelpazesini genişletme ve daha yüksek katma değerli ürünlerin üretimine yönelik gerçekleştirdiği yatırımlarla sektörün ihracatını önemli ölçüde artırma potansiyeline ve kapasitesine sahip olduğunu vurgularken, “Şu andaki durumda yassı çelik ürünlerini dünya piyasa fiyatlarından temin edemiyoruz. Çelik boru üretiminde kullanılan sıcak hadde yassı çelik ürünleri için ithalatta uygulanan yüzde 9 oranında gümrük vergisi (bazı ürünlerde yüzde 6), iç piyasada hammadde fiyatlarının artmasına ve buna bağlı olarak yurt dışındaki üreticilerin hammaddeyi üyelerimize yüksek bir fiyattan teklif etmelerine neden oluyor. Bu durum aynı zamanda üyelerimizin rekabet gücünü azaltıyor ve ihracatımızı daha fazla artırmamızın önünde bir engel teşkil ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

Gümrük Vergilerinde Düzenlemelerle Birlikte Kazanan Türkiye Olacak

Çelik boru sektörünün uluslararası piyasalardaki rekabet gücünü daha da artırabileceğini, ülke ekonomisine ve istihdamına daha fazla katkı sağlayabileceğini söyleyen Zeren, farklı ülkelerde uygulamaya alınan kararların önemli olduğunu belirtirken sözlerine şu şekilde devam etti:

“Brezilya geçtiğimiz günlerde, pandeminin ulusal ekonomideki etkilerini hafifletmek amacıyla bazı çelik ürünlerinde ithalat vergilerinin geçici olarak azaltılması kararını açıkladı. Rusya da benzer bir uygulamayı geçtiğimiz yaz aylarında hayata geçirdi. İç piyasada hammadde fiyatlarını düşürmek ve tedarik sorununu gidermek adına yassı çelik ürünlerinin de içinde yer aldığı bazı çelik ürünlerine ihracat vergisi uygulaması başlattı.

Biz de dernek olarak ilgili mercilere sektörümüzün ihtiyaçları doğrultusunda önerilerimizi iletiyoruz. İç piyasada çelik üretiminde arzın, talebi şu an için karşılamadığını görüyoruz. Bizim de beklentimiz arz talep dengesizliği ortadan kalkıncaya kadar gümrük vergilerinin yeniden gözden geçirilmesi yönünde. Umuyorum ki sektörümüzün tüm paydaşlarını rahatlatmak, ülkemiz çıkarlarını koruyacak adımları atmak adına gerekli düzenlemelerin yapılması sonucunda kazanan sektörümüzün ötesinde Türkiye olacak.”