2021-2022 yıllarını şirketiniz ve sektör açısından değerlendirebilir misiniz?

2021 yılı her sektörde olduğu gibi gayrimenkul sektörü açısından da sıkıntılı bir yıl oldu. Türkiye'de konut talebini etkileyen başlıca iki faktör; ekonomik faktörler ve konut satış fiyatlarıdır. Geçmiş yıllara göre kıyaslandığında talebin durumunu rakamsal olarak yüzde 50 düştüğünü gördük. Alım gücü düşen vatandaş, özellikle de dövizdeki dalgalanmalar nedeniyle beklemede kaldı. Önümüzdeki yıl piyasaların dengelenmesini umarak işimize odaklanacağız. Eğer piyasayı destekleyecek birtakım uygulamalar devreye alınırsa o zaman iç piyasa rahatlar.

2021 yılı inşaat sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? 2022 yılı beklentileriniz nelerdir?

İnşaat sektörü 2021 yılında ciddi sıkıntılar yaşadı. Mevduat faizlerinin düşmesi yanında dolar ve altının alınacak seviyelerin üstünde olduğu düşüncesi birikimi olan yatırımcıları gayrimenkule yöneltti. Yükselen maliyetlerden dolayı sıfır ile ikinci el konut arasında fiyat farkı oluştu. Maliyetlerden dolayı biri 10 TL iken diğeri 5-6 seviyesinde kaldı. Bu fark da tasarruf sahiplerine, yatırımcıya çok cazip geldi. Özellikle son bir yılda yüzde 50 ila 100 arasında maliyet artışı oldu. Yeni proje üretimi durdu ve sadece mevcut projeler yürüyor. İnşaatçılar şirketlerini ayakta tutabilmek için stoklarını eritme yolunu seçtiler. Stokların erimesinden sonra yeni yeni projeler gelecek. Maliyetlerden dolayı konut fiyatlarının daha da yükseleceğini öngören yatırımcı da bu konutlara yönelmeyi seçecek.

Döviz artışlarının inşaat sektörüne / konut satış ve maliyetlerine yansıması ne oldu?

Döviz kurundaki artış, gayrimenkul sektörüne dezavantajı ve avantajı beraberinde getirdi. Dezavantaj olarak maliyetlerin arttığını, avantaj olarak da yabancıya kur artışı nedeniyle fiyatların cazip geldiğini söyleyebiliriz. İç piyasaya istikrarlı bir hareketlilik kazandırmak için faiz indiriminin yanı sıra hammadde fiyatlarının da kontrol altına alınması gerekiyor. Buna ek olarak yatırımcılara yeni finansman modellerinin sunulması şart. Çünkü yatırımcıda peşinat verecek bütçe yok. Konuta yatırımı cazip hale getirecek düzenlemelerle yaşadığımız zorlu süreci ortadan kaldırabiliriz.