ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ozan Turan, 17 Ağustos’un 23’üncü yılında binaların ve sanayi tesislerinin güvenliği için su ve yangın yalıtımının önemine dikkat çekti. Su yalıtımı olmayan binaların 10 yıl içinde taşıma kapasitelerinin yüzde 66’sını kaybettiğini söyleyen Turan, yangın yalıtımı ile de depremin ardından çıkabilecek bir yangında alevlerin ilerlemesini yavaşlatmanın mümkün olduğunu ifade etti

Türkiye’nin yakın dönemdeki en büyük acılarından biri olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin üzerinden 23 yıl geçti. Bu depremle birlikte farkındalık artmış olsa da araştırmalar İstanbul’da beklenen büyük bir depreme henüz hazır olunmadığını gösteriyor. 2019 yılında açıklanan İstanbul Deprem Çalıştayı’nın sonuç raporuna göre 7,5 büyüklüğündeki bir depremde İstanbul’daki 1,1 milyonun üzerindeki binanın 194 bini orta ve üstü hasar, 48 bini ise ağır ve çok ağır hasar alabilir, yüzlerce içme suyu, atık suyu ve doğal gaz noktası zarar görebilir. Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi olan ODE Yalıtım’ın Pazarlama Direktörü Ozan Turan, depreme karşı su ve yangın yalıtımının önemine dikkat çekti.

Ozan Turan: “Su Yalıtımı Bina Maliyetinin Yüzde 1’ini Oluşturuyor”

Deprem ile su yalıtımı arasındaki bağlantı hakkında bilgi veren Ozan Turan, “Bir binanın iskeleti ne kadar güçlü ve sağlamsa bina da aynı derecede güçlü ve sağlam olur. Özellikle binanın iskeletini oluşturan taşıyıcı kolonlardaki demir, korozyondan ne kadar etkin korunursa yapı da o kadar etkin korunur ve ömrü uzar. Su yalıtımı olmayan binalara baktığımızda ise betonarme demirlerin 10 yılda taşıma kapasitelerinin yüzde 66’sını kaybettiğini görüyoruz. İstanbul, İzmir gibi deniz kıyısında olan şehirlerde bu oran yüzde 70’lere kadar çıkıyor” dedi. Su yalıtımının bina maliyetinin yalnızca yüzde 1’ini oluşturduğunu ifade eden Turan, konut almayı planlayan veya kiralayan kişilerin, binadaki su yalıtımının 2018 yılında yayımlanan yönetmeliğe uygunluğunu kontrol etmelerinin önemine dikkat çekti.

“Yangın Yalıtımı Alevleri Yavaşlatıp Dumanı Azaltıyor”

Deprem anında bina ayakta kalsa dahi patlayan borular, sızıntı ve kaçaklar ile devrilmeler sonucu çıkabilecek yangınların, en az deprem kadar büyük bir felakete yol açabildiğine dikkat çeken Turan, “Bu yangınlar konutların yanı sıra sanayi tesisleri için de büyük bir risk teşkil ediyor. Bu nedenle depremde ayakta kalan binaları yangın riskinden korumak için yangın yalıtımı yapmak kritik önem taşıyor. Çünkü yangın sınıfına ait yalıtım ürünleri daha geç tutuşup, alevlerin ilerlemesini yavaşlattığı gibi duman salımını da azaltıyor” diye konuştu.

Su Yalıtımı ile Deprem İlişkisi ODE’nin Yeni Kitabında da Anlatılacak

Turan ayrıca su yalıtımının önemi, ekonomik boyutu, depremle ilişkisi gibi önemli konuları içeren bir kitap hazırlığı içinde olduklarını açıklayarak, sektörü ve toplumu bilinçlendirme hedefiyle hazırladıkları bu kitabı önümüzdeki yıl içerisinde yayımlayacaklarını belirtti.