İklim değişikliği bir çevre krizine dönüşerek tüm canlıları etkilemeye devam ediyor. Fosil yakıtların kullanımından kaynaklı sera gazı emisyonları dolayısıyla ortaya çıkan iklim krizi, özellikle gelecek nesillerin yaşamını tehdit ediyor. Gelecek Elektrikte vizyonuyla faaliyetlerini sürdüren Hager, gerek günlük hayatta gerekse sanayide elektriğin verimli kullanımına yönelik geliştirdiği akıllı enerji depolama, şarj istasyonları, çift yönlü şarj sistemi ve enerji izleme çözümleriyle geleceğin elektrik sistemlerine odaklanıyor.

Geleneksel elektrik üretim ve tüketim yöntemleri, fosil yakıtların kullanımıyla beraber atmosferde sera gazı emisyonunu artırarak küresel sıcaklık artışına ve iklim değişikliğine yol açıyor. Bu noktada endüstriden evlere, ulaşımdan iletişime kadar birçok alanda elektriği yenilenebilir kaynaklardan elde ederek kullanmak ve sürdürülebilir çözümlere odaklanmak büyük bir önem taşıyor. Enerji güvenliği sağlama, ekonomik kalkınmayı destekleme ve çevreyi koruma misyonu ile çalışmalarını sürdüren Hager; enerji yönetim ve dağıtım hizmetleriyle gelecek nesillere daha sürdürülebilir bir dünya yaratmak için önemli adımlar atıyor.

“Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik, çevreye zarar vermiyor”

İklim krizi ile mücadele etmek için yenilenebilir enerjinin, fosil yakıtların önüne geçmesi gerektiğini vurgulayan Hager Group Türkiye Genel Müdürü İlker İşgör, "Ekonomileri ve toplumları derinden etkileyen iklim kriziyle mücadelede, en temel yöntem fosil yakıtların kullanılmaması. Özellikle, yenilenebilir enerjinin fosil yakıtların yerini alması, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir adım olabilir. Bu nedenle küresel standartlarda enerji üretimi, dağıtımı ve kullanımı, uluslararası işbirliği ve teknolojik gelişmelerle desteklenmelidir.” dedi. Bu sayede enerji erişiminin daha adil hale geleceğine de dikkat çeken İşgör;  yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektriğin çevreye zarar vermeden enerji ihtiyacını karşılayacağının altını çizdi. 

“Ar-ge çalışmalarımızda alternatif enerji kaynaklarının optimizasyonu, e-mobilite ve akıllı enerji yönetimini merkezimize alıyoruz”    

Enerji verimliliğini 3 ana dala ayırdıklarını belirten İşgör, şöyle konuştu: “Hager olarak özellikle büyük üretim merkezleri ve fabrikalarda emisyonları azaltacak ve işletme maliyetlerini düşürecek çalışmalar geliştiriyoruz.  Düşük karbon emisyonu için alternatif enerji kaynaklarının optimizasyonu, e-mobilite ve akıllı enerji yönetimine yönelik ürünlere odaklanıyoruz. Bu kapsamda özellikle akıllı enerji depolama, şarj istasyonları, çift yönlü şarj sistemi ve enerji izleme alanlarına yatırım yapıyoruz.  Akıllı enerji depolama ve şarj istasyonları ile elektrikli araçların şebekeye olan yükünü en aza indirerek karbon ayak izini azaltmaya yardımcı olurken, merkezi olmayan şebeke kontrol sistemimizle hem evde hem de elektrikli arabada bulunan depolama olanaklarını bir araya kullanıma sunabiliyoruz. Diğer yandan enerji izleme sistemimiz ile gün boyu bireysel tüketicilerin enerji kullanım davranışlarını izliyor, kontrol ediyor ve tasarruf alanlarını belirleyerek elektrik kullanımı verimli hale getiriyoruz.  Şebeke ve yenilenebilir enerji arasında geçiş yaparak şebekeye olan toplam yükü azaltıyoruz”