Ulaşılabilir lüksü doğayla buluşturan mimarisiyle gayrimenkul sektörünün en seçkin ve özel projelerinden Mesa Bodrum Demirbükü, bu yaz villa etabının teslimini gerçekleştirdi. Mimari tüm detayların doğayla buluştuğu kusursuz uyuma sahip Mesa Bodrum Demirbükü projesinde villaların tamamına yakınının satışı tamamlandı. Güneş kontrolü, pergolalar ve kırıcılarla sağlandığı için tüm villalar dört mevsim boyunca yeterli düzeyde ışık alıyor. Villalarda ayrıca yerden ısıtma özelliği bulunuyor. 48 adet villanın tümünde, deniz manzarasının tadını sadece ev sahiplerine ait bir havuzda çıkarma ayrıcalığı da sunuluyor. Cam ağırlıklı tasarlanan ön cepheler nefes kesici koyun maviliğini villaların içerisine kadar taşıyor.

Rafine zevklerin stil sahibi estetik ayrıntılar ile buluştuğu çok özel projenin tasarım sürecinde MESA, yurt içinde ve yurt dışında birçok başarılı projeye imza atmış Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık Ofisi ile çalıştı. Proje, doğa ile bütünleşen bir mimari yaklaşımın yanı sıra zamansız, etkin ve çağdaş bir tasarımla yaratıldı. Ahşap ve taş kullanımının yoğun olduğu Mesa Bodrum Demirbükü projesinde kullanılan geçirgen yüzeylerle güneş ışığından maksimum fayda sağlanması hedeflendi. Proje, Iconic Awards ödülü ile bulunduğu doğayla güçlü ilişkiler kuran ‘Yenilikçi Mimari’ kategorisinde ödüle değer bulundu. Mesa Bodrum Demirbükü görünmez, duyulmaz, hissedilmez olarak tanımlayabileceğimiz mimari, “non-invazif” felsefenin en başarılı örneklerinden biri oldu.

Tüm dairelerin deniz manzarasına sahip olduğu projede, 200.000 m2’lik arazinin 130.000 m2’si yeşile ayrıldı. Projeye özel geliştirilen yazılım sayesinde arazideki zeytin ve çam ağaçlarının konumu belirlendi, yapılar ağaçların ve bitki örtüsünün konumuna uygun olarak yerleştirildi.  Arazide bulunan zeytin ağaçları inşaat sonunda arazi içindeki konumlarına yeniden yerleştirilmek üzere farklı bir alana taşındı, böylece zarar görmelerinin önüne geçildi. Mesa, her projesinde olduğu gibi bu özel projesinde de projenin yer aldığı bölgenin florasına uygun olarak peyzaj mimarisine hayat verdi. Çam ormanının içinde küçük, romantik bir yolculuğun ardından varılan projede Demirbükü koyunun doğasına ve dokusuna uygun sandal, zeytin ve sakız ağaçlarına, kızılçama, serviye ve kocayemişe yer verildi. Farklı kotlardaki havuz terasları çevresinde bulunan bu ağaçlar sayesinde ister güneş ister ağaç gölgeleri altında dinlenirken doğa ile bütünleşmek Mesa Bodrum Demirbükü farkı ile mümkün hale geliyor.  Doğanın içinde ve her detayıyla özenle kurgulanan projenin peyzajı Bodrum’un doğasına, florasına, mikroiklimine, toprak ve su yapısına uygun olması sayesinde suya asgari düzeyde ihtiyaç duyuyor. Her detayda doğaya olan saygısını ortaya koyan Mesa Bodrum Demirbükü’nde, atık suların arıtılması ile elde edilecek su, sulama için kullanılıyor.

Proje genelinde biri sahil bölgesi diğeri sosyal merkezde olmak üzere iki adet havuz yer alıyor. Özgün tasarım detaylarıyla oluşturulan havuzlar, etrafındaki farklı çam ağacı türleri ile doğa ile bütünleşmiş bir atmosfer sunuyor. 281 m2 olan sahil havuzu denize çok yakın bir mesafede konumlandırılırken havuzun tasarımında hem form hem de malzeme seçiminde doğal ortam özellikleri gözetildi. Mesa Bodrum Demirbükü’nün 19 bin m2’lik iddialı sahil alanı bu yaz itibariyle dışarıdan da misafirlerini ağırlamaya başladı.

2,5 km uzunluğundaki koşu ve yürüyüş parkuru, günlük yürüyüşlerin tabiatın kalbinde gerçekleştirilmesine imkan tanırken bu nadide yaşam alanında çeşitli organizasyonlara ve aktivitelere ev sahipliği yapacak sahil tesisi ile villalar arasındaki yoğun yeşil alan, herhangi bir gürültünün konutlara ulaşmasını engelliyor. Mesa Bodrum Demirbükü projesinde günün her anında yaşamınızı kolaylaştıran asistan hizmetleri, aktivite takvimi hazırlanması, restoran rezervasyonlarının yapılması, sadece kişiye özel kara ve deniz yolu ulaşımına ek hava yolu ulaşımı ile de lüks ve benzersiz bir yaşam Mesa farkıyla sunuluyor.

Mesa tarafından “en iyi”yi hayata geçirmek üzere tasarlanan projede ayrıca Dereköy Lokantası’nın yaratıcılarının hayat verdiği Naru da Haziran itibariyle restoran ve sahil işletmesi olarak hizmet vermeye başladı. Naru’nun mutfağı İstanbul’da önde gelen restoranlarda Executive Chef ve yurtdışında Michelin Yıldızlı restoran deneyimine sahip iki başarılı şef Kerem Uztürk ve Tolga Hellaç’a emanet edildi. Türk / Akdeniz mutfağının hakim olacağı restoranda mevsimsel taze ürünlere göre menü sürekli yenilenecek. Deniz mahsullerinin ağırlıkta olduğu sunumların yanı sıra taş fırında hazırlanan lezzetler de menüde yerini aldı. Yine yerli şarap üreticilerinin ön planda olduğu geniş şarap menüsünün yanı sıra yerel otlar ve meyvelerle hazırlanan kokteyller de Naru’nun menüsünde lezzet severleri bekliyor. Sadece proje sakinlerini değil dışarıdan misafirleri de ağırlayan Naru haftanın yedi günü 10.00 – 01.00 saatleri arasında hizmet veriyor. Otopark ve vale hizmetinin bulunduğu Naru’ya aynı zamanda deniz yoluyla ulaşım da mümkün.

Farklı metrekare seçenekleri olan toplam 196 rezidans; özel girişleri, geniş terasları, estetiği işlevsellikle bütünleştiren iç mimarisi, müstakil villa hissi veren tasarımı ve her birini çevreleyen sonsuz yeşiliyle bambaşka bir hayatın müjdecisi.
Torba’ya 3 dakika, Göltürkbükü’ne 8 dakika, Bodrum Merkez’e 10 dakika ve Yalıkavak’a 15 dakika mesafede yer alan Mesa Bodrum Demirbükü, Milas-Bodrum Havaalanına ise sadece 35 dakika uzaklıkta. Mesa Bodrum Demirbükü, Bodrum’un en büyük marinaları olan Yalıkavak Marina’ya 13 deniz mili, D-Marin Turgutreis’e 19 deniz mili, Milta Bodrum Marina’ya ise 30 deniz mili uzaklıkta bulunuyor.